İki Sarmal – Hüseyin Yurttaş

Gökler kanıyordu ıssızlığın bozgununda
Seğiren sulardı tenimizi ürperten
Can içre sancıyan sanrılarda
Bulduk kendimizi yeniden
Yeniden ayrılıp kavuşmalarda.

Deniz karanlığına sığındığımız zamandı.

Köpükleri kıvılcım yüklü dalgalar
Saçıp savurarak bizi bizden ötelere
Bir kıyıyı arıyorlardı, kıyıda bir kulübeyi
Dingin bir sağnağı emiyordu göğsü denizin.

Gülüşen ışıkların kaynaştığı o uzak limandı.

İkili sarmaldık akıl almaz bir boşlukta
Seslerimiz sevişiyordu sevincin ağızlarıyla
Parmak uçlarımızda kıvıl kıvıl kumların kıpırtısı
Gök bulut yığılı, inadına çoğalan bir öfkeyle.

İki ömrün sığdığı küçücük bir andı.

Bir düş seli miydi sürükleyen bizi
Gerçeklerin kıskacında döne döne
Birden bulup birden yitirdiğimiz
Geldiğimiz ve gidecek olduğumuz o yöne.

Bilmem ki hangisi doğru, hangisi yalandı?