Değişip Yok Olan Bir Kenti – Eray Canberk
Bu kent büyük bir ihaneti gizliyor
Sabahlara dek inlemesinden belli
Seni nasıl uzak kentlere götürsem?
Nasıl uyutsam, nasıl dinlendirsem?
Bu kent gizliyor büyük bir ihaneti.
Bu kent küçücük adamları büyütüyor utanmadan
Işıl ışıl yanan lâmbaları
Pişman gözleridir pişman gözleridir pişman
Bir ölüyü suçlamak kadar anlamsız
Üstüme üstüme geliyor hiçbir şey
Anlatmadan anlatmadan anlatmadan.
Ben nasıl yanılmışım bilmiyorum bilmiyor
Ne çok anlatamadığımı gizlemekle
Umarsız iniyor umarsız akşam iniyor
Bir çiçek bırakıyorum gecenin başladığı yere.